6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Abonelik Sözleşmeleri Yönetmeliğinde düzenlenen abonelik sözleşmesi, tüketicinin belirli bir mal veya hizmeti sürekli veya düzenli aralıklarla edinmesini sağlayan sözleşme türüdür. Günümüzde, özellikle internet sağlayıcıları ile yapılan abonelik sözleşmeleri konusunda çok fazla sıkıntı yaşanmakta; abonelik sözleşmesini feshetmek isteyen kişiler ödeyebilecekleri cayma bedellerini düşünerek bu kararlarından vazgeçebilmektedir.
Özellikle taahhüt söz konusu olduğunda içinden çıkılmaz bir hâl alabilen abonelik sözleşmelerini gelin yakından inceleyelim.
Taahhütlü abonelik sözleşmeleri, tüketicinin sözleşmede belirtilen süre abone kalmayı taahhüt ettiği sözleşmelerdir. Tüketici tarafından bu taahhüt verilir fakat satıcının ya da sağlayıcının da tüketiciye taahhüt etmesi gereken bazı maddeler bulunmaktadır. Bunlar:
- Sözleşme konusu mal ve hizmet bedelinde indirim yapmak.
- Sözleşme konusu malın teslimi veya hizmetin ifası ile birlikte taahhüt konusu malın mülkiyetini veya kullanım hakkını devretmek ya da hizmeti ifa etmek.
Sözleşme konusu mal veya hizmetin bedeli, aynı mal veya hizmetin taahhütsüz abonelikler kapsamında talep edilen bedelinden daha yüksek olamaz. Taahhüt süresince sözleşme ve taahhütname koşullarında tüketici aleyhine değişiklik yapılamaz.
Eğer sözleşme belirli süreli ise, sözleşmenin belirlenen süreler kadar uzayacağına dair hüküm konulamaz. Bu durumun tek istisnası tüketicinin sözleşme süresini uzatmak istemesidir. Eğer tüketici, sözleşmenin bitiş tarihine kadar sözleşmeyi uzatma talebinde bulunur ya da sözleşmeyi uzatma teklifine onay verirse bu durumda abonelik sözleşmesi uzayabilir.
Tüketici, belirsiz süreli ya da süresi bir yıldan daha uzun olan belirli süreli abonelik sözleşmesini herhangi bir gerekçe göstermeden ve cezai şart ödemeden istediği zaman feshetme hakkına sahiptir. Süresi 1 yıldan az olan belirli süreli sözleşmelerde ise satıcı veya sağlayıcının sözleşme kurallarında tüketici aleyhine değişiklik yapması durumunda ya da tüketicinin sözleşmeden faydalanmasına engel olabilecek durumların varlığı halinde tüketici sözleşmeyi feshedebilir. Peki nedir bu sözleşmeden faydalanmayı engelleyecek durumlar? Buna en basit örnek olarak tüketicinin yerleşim yerinden başka bir yere taşınması ve taşındığı yerde aynı hizmeti aynı nitelikte alamaması durumunu verebiliriz.
Yukarıda anlatılan şartlar dışında tüketici taahhütlü abonelik sözleşmesini süresinden önce sonlandırmak istiyorsa satıcı veya sağlayıcı; tüketicinin taahhüdüne son verdiği tarihe kadar olan indirim, cihaz veya diğer faydaların tahsil edilmemiş kısmını talep edebilir. Bunun da bir istisnası şudur ki; tüketiciden taahhüt kapsamında tahsil edeceği belirlenen bedellerin henüz tahakkuk etmemiş kısmının toplamının, bu tutardan düşük olması halinde sınır değeri olarak tüketici lehine olan tutarın esas alınması zorunludur.
Fesih bildiriminin yöntemi, sözleşmenin tesis edilmesini sağlayan yöntemden daha ağır koşullar içeremez. Bu noktada esasen fesih bildiriminin satıcıya ya da sağlayıcıya yöneltilmiş olması yeterlidir. Tüketici tarafından fesih bildirimi yapıldıktan sonra satıcı veya sağlayıcı gerekli işlemleri yerine getirmek üzere gerekli tedbirleri almak ve fesih bildiriminin kendisine ulaştığı günden itibaren 7 gün içinde yerine getirmek durumundadır. Aboneliğin feshedilmediği durumlarda ise mal ve hizmetlerden yararlanılmış olsa dahi, tüketiciden herhangi bir bedel talep edilemez. Fesih bildiriminden itibaren 15 gün içinde ise tüketici tarafından ödenen tutarın geri kalan kısmı ile beraber varsa güvence, depozito, teminat adı altında alınan ücretlerin güncel tutarlarında ve kesinti yapılmadan iade edilmesi gerekmektedir.
Son olarak abonelik süresince fazla alınan bir bedel olması durumunda yapılacaklara değinelim.
Abonelik Sözleşmesi Yönetmeliği’nin 21. maddesinde düzenlenen hükme göre ödeme bildiriminde yer alan tutar hatalı ise tüketiciler bu durum ile ilgili ödeme bildiriminin düzenlendiği tarihten itibaren 1 yıl içinde itirazda bulunabilir. İtiraz, satıcı veya sağlayıcı tarafından başvurunun yapıldığı tarihten itibaren en geç 30 gün içerisinde incelenerek sonuçlandırılır ve sonuç tüketiciye bildirilir. İtirazın haklı bulunması halinde fazla tahsil edilen miktar kullanım dönemindeki birim fiyat dikkate alınarak gecikme zammı ile birlikte tüketicinin tercih etmesi halinde bir sonraki tüketim dönemine ait bedelden mahsup edilir veya tüketiciye 5 gün içerisinde iade edilir.